Chronic pain is well appreciated as a universal problem in the sense that it causes serious impairment in the individuals’ physical and psychosocial status of functioning. Research, psychological assesment and psychotherapeutic process towards chronic pain is most frequently based on the principles of cognitive-behavioral approach (CBA). However, Sharp criticised CBA for its ongoing dependency on the operant premises of the pure behavioral approach and proposed a “reformulated CBA” where the emphasis is on specific cognitive factors, primarily the pain beliefs.
According to current studies in chronic pain, it is becoming increasingly apparent that pain beliefs play an important role in the maintainance and management of chronic pain. In Turkey, there are no studies and tools on pain beliefs. In this specific review, the literature on pain beliefs is discussed in terms of necessity of research and material development on pain beliefs that tab factors specific to Turkish culture.
Günümüzde kronik ağrı, toplumlarda bireylerin psikososyal durum ve işlevselliklerinin ciddi ölçülerde bozulması açısından evrensel bir problemdir. Kronik ağrı hastalarına yönelik araştırma, psikolojik değerlendirme ve tedavi süreçleri sıklıkla bilişsel-davranışçı yaklaşımın prensiplerine dayanmaktadır. Ancak Sharp, 2001 yılında yayınlanan makalesinde davranışçı yaklaşımın eksiklerini kapatmak için önerilen bilişsel-davranışçı yaklaşımların hala edimsel teori ve prensiplere dayandığını vurgulamaktadır. Bu doğrultuda Sharp’ın geliştirmiş olduğu “Yenilenmiş Bilişsel Davranışçı Kuram” kapsamında, kronik ağrı modelinin içine belli bilişsel faktörlerin de dahil edilmesi gerektiğinin altı çizilmektedir. Sharp’ın öne sürdüğü bu modelin merkezinde yer alan bilişsel faktörlerin başında da “Ağrı İnançları” gelmektedir. Son yıllarda kronik ağrı alanındaki çalışmalar ağrının kronikleşme ve tedavi sürecinde özellikle ağrı inançlarının önemli rolünü ortaya koymaktadır. Türkiye’de bu konuda çalışmalara rastlanmadığı gibi, ağrı inançlarını ölçen bir materyal de bulunmamaktadır. Kronik ağrı ve özellikle ağrı inançları alanındaki literatür değerlendirildiğinde, Türkiye’deki çalışmalarda bu alanda göze çarpan eksiklik, ağrı inançlarının Türk Kültürü açısından da değerlendirilmesi gerekliliğini ve bu gerekliliğin önünde ve ötesinde ağrı inançlarını ölçmeye yarayacak bir materyalin Türk literatürüne kazandırılmasının ivediliğini düşündürmektedir.
Anahtar Kelimeler: Kronik Ağrı Yaşantısı, Yenilenmiş Bilişsel Davranışçı Model, Ağrı İnançları