Objectives: This study aimed to investigate the occurrence of low back pain in hospital employees during the previous year and its correlation with demographic data, occupational factors and chronic fatigue syndrome.
Methods: All participants provided information on their socio-demographic background, occupational characteristics, their experience of low back pain during the previous year, and chronic fatigue syndrome.
Results: The study included 365 volunteers (221 male and 144 female). The mean age was 33.1±7.2. Of the 365 participants, 218 (59.7%) had experienced low back pain in the last year. No statistically significant difference was detected in age, height, weight, level of education, smoking habits, occupation, professional working hours, shift work or levels of income between the groups with and without low back pain. Low back pain was more frequent (p<0.05) in male workers. Chronic fatigue syndrome was statistically significant in the group suffering from low back pain (p<0.05), of whom 21.5% had chronic fatigue syndrome. We detected a statistically significant relationship (p<0.05) between chronic fatigue syndrome, occupational duration and shift work.
Conclusion: To the best of our knowledge, this is the first to show the relationship between low back pain and chronic fatigue syndrome in hospital employees. Shift work and length of time in occupation are risk factors for chronic fatigue syndrome.
Amaç: Amacımız; hastane çalışanlarında son bir yılda geçirilmiş bel ağrısının; demografik veriler, mesleki özellikler ve kronik yorgunluk sendromu ile olan ilişkisini araştırmaktır.
Gereç ve Yöntem: Tüm katılımcılar sosyodemografik veriler, mesleki özellikler, son bir yılda geçirilmiş bel ağrıları ve kronik yorgunluk sendromu semptomları yönünden sorgulandılar.
Bulgular: Çalışmamıza 144’ü kadın 221’i erkek olmak üzere 365 gönüllü katıldı. Yaş ortalaması 33.1±7.2 idi. İki yüz on sekiz (%59.7) kişide son bir yılda geçirilmiş bel ağrısı vardı. Bel ağrısı olan ve olmayan grup arasında yaş, kilo, boy, medeni durum, eğitim durumu, sigara alışkanlığı, meslek, mesleki çalışma süresi, vardiyalı çalışma, gelir düzeyi, iş memnuniyeti açısından istatistiksel fark bulunmadı. Erkek cinsiyette bel ağrısı istatistiksel oranda fazla görülmekteydi (p<0.05). Bel ağrısı öyküsü olan grupta kronik yorgunluk sendromu istatistiksel açısından anlamlı oranda fazlaydı (p<0.05). Kronik yorgunluk sendromu bel ağrısı olanların %21.5’inde mevcuttu. Kronik yorgunluk sendromu ile mesleki çalışma süresi, vardiyalı çalışma arasında istatistiksel anlamlı ilişki tespit edildi.
Sonuç: Bildiğimiz kadarıyla çalışmamız hastane çalışanlarında bel ağrısı ve kronik yorgunluk sendromu ilişkisini gösteren ilk çalışmadır. Mesleki çalışma süresininin uzun olması ve vardiyalı çalışma kronik yorgunluk sendromu için risk oluşturabilir.