Background and Objectives: The aim of this study is to investigate the effects of combined epidural analgesia with total intravenous anaesthesia and only total intravenous anaesthesia on the different clinical parameters.
Methods: Sixty high risk patients undergoing a major abdominal surgical procedure were included in this prospective, double blind, randomized study. Induction of anaesthesia was performed with IV remifentanil 0.5µg/kg and propofol titrated to achieve bispectral index score between 40 and 50. After intubation; in Group E, 0.1% bupivacaine and 2 µg/mL fentanyl were administered by an infusion rate at 0. 15 ml/kg/h via the epidural catheter and Group C received epidural normal saline as same infusion rate.
Results: In group E, intraoperative MAP values were significantly lower than those in group C (p<0.05). Time of extubation, time of eye opening with audible warning and time of verbal response was significantly lower in group E than those in group C. Total anaesthetic drug consumption was significantly higher in group C than those in group E (p <0.05).
Conclusions: Based on lower requirements for propofol and remifentanil as well as the favourable effects on clinical parameters; we conclude that bispectral index score guided combined epidural with total intravenous anaesthesia is superior to solely total intravenous anaesthesia in this type of surgery.
Özet
Giriş: Bu çalışmanın amacı; farklı klinik parametreler üzerinde sadece total intravenöz anestezi ve total intravenöz anestezi ile kombine epidural analjezinin etkilerini araştırmaktır.
Metod: Bu prospektif, çift kör, randomize çalışmaya major abdominal cerrahi geçirecek yüksek riskli 60 hasta dahil edildi. Anestezi indüksiyonu; IV remifentanil 0.5 mg/kg ve 40 ile 50 arasında bispectral index elde edilecek halde titre edilmiş propofol ile yapıldı. Entübasyon sonrası; Grup E için 0.1% bupivkain and 2 µg/ml fentanil infüzyon hızı 0. 15 ml/kg/h olacak şekilde epidural kataterden başlandı. Grup C’ ye ise aynı hızda serum salin infüzyonu başlandı.
Sonuçlar: Intraoperatif ortalama arter basınçları Grup E de Grup C’ye oranla düşük bulundu (p<0.05). Ekstübasyon süresi, göz açma ve sözel cevap süresi Grup E de Grup C’ye oranla düşük bulundu (p<0.05). Total anestezik ilaç tüketimi Grup C de Grup E’ye gore daha yüksek bulundu (p<0.05).
Tartışma: Düşük doz remifentanil ve propfol kullanımının klinik parametreler üzerine olumlu etkilerine dayanarak; bispektral indeks klavuzluğunda kombine epidural analjezi ve total intravenöz anestezinin tek başına total intravenöz anesteziye oranla daha üstün olduğunu öne sürmekteyiz.